Ne İçindeyim Zamanın (Şiir Çözümlemesi)

Ahmet Hamdî'nin şiirlerindeki 'zaman' kavramı sıradan bir 'zaman' değildir. Zaman, Ahmet Hamdî için bambaşkadır. Ne İçindeyim Zamanın, Ahmet Hamdî'nin özgün bir biçimde işlediği zaman kavramını anlamamıza yardımcı olacaktır.

Ne içindeyim zamanın,
Ne de büsbütün dışında;
Yekpâre, geniş bir ânın
Parçalanmaz akışında.

Bir garip rüya rengiyle
Uyuşmuş gibi her şekil,
Rüzgârda uçan tüy bile
Benim kadar hafif değil.

Başım sükûtu öğüten
Uçsuz, bucaksız değirmen;
İçim muradına ermiş
Abasız, postsuz bir derviş.

Kökü bende bir sarmaşık
Olmuş dünya sezmekteyim,
Mavi, masmavi bir ışık
Ortasında yüzmekteyim.


Ahmet Hamdî TANPINAR

Dörtlüklerin açıklaması:

1. Dörlük
Ahmet Hamdî Tanpınar, zamanı geçmiş- şimdi- gelecek diye bölümlemez. Ona göre zaman, öncesi ve sonrası olmayan bir bütündür. Tanpınar, kendini fiziksel dünyanın bir ögesi olarak görmez. Kendini, ruhsal âlemde kabul eder. 

2. Dörtlük
Kendisini soyut âlemde varsayar. Buna binayen tüyden bile hafif olduğunu belirtmiştir. Bu dizelerde "fiziksel dünyadan tamamen uzaklaşmışlık, rüya hâlinde olma" izlenimi vermektedir.

3. Dörtlük
Şair, arzuladığı ortamdadır. Zamanın ve mekânın ötesinde soyut âlemlere ulaşmıştır. Aba ve post(*) gibi maddî ögelerden arındığından söz etmiş. Bu da gösteriyor ki dünyevî varlıklardan sıyrılmıştır.

4. Dörtlük
İlk iki dizede ruhunun, ruhanî âlemde bir sarmaşık gibi dolandığından söz eder.
Son iki dizede şair, soyut dünya ile bütünleşmiş bir hâldedir. Soyut âlemin derinliklerinde mutludur.

(*) Tanpınar, dervişin yaşadığı sürece benzer bir süreci yaşadığını vurguluyor. Tanpınar'ın, ayrıca bu abasız postsuz muradına ermiş derviş imgesini onun bir yazısında geçen şu ifadelerinden yararlanarak daha iyi anlamak mümkündür: Şiir, hikâyedeki Melâmî dervişine benzer. Ateşe atılınca derviş sırrolur, yalnız tacı ile hırkası kalır. Tanpınar, böyle bir derviş gibi kendini sanat ateşine atıp sırrolan bir kişi, bir şair olarak görüyor.

Paylaş: Google Plus

Yazar: Unknown